Misyondaki 3’üncü gününde Avrupa Birliği (AB) kurumlarına ziyaret düzenleyen Scholz, AB Kurulu Lideri Ursula von der Leyen ve AB Kurulu Lideri Charles Michel ile farklı başka görüşmeler yaptı.
Von der Leyen ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Scholz, Almanya’nın AB’nin kalbinde duran ve sorumluluğu bulunan bir ülke olduğunu belirterek, “Kenarda durup olan bitene yorum yapmakla yetinemeyiz. Her şeyin içinde olmalıyız. Avrupa’da geleceğin parlak olmasına ve ilerlemeye katkıda bulunmalıyız.” dedi.
Scholz, “Kurulan hükümetteki tüm ortakların Avrupa yanlısı bir gündemi olduğunu düşünüyorum. Muhalefetimizin de büyük kısmı Avrupa yanlısı.” diye konuştu.
“Her şeyden evvel, salgınla ilgili tüm tecrübelerimize dayanarak, Avrupa’nın bir ortada durması ve yakın iş birliği içinde hareket etmesi değerlidir. Natürel ki önceliklerimiz daha yüksek aşılama oranı ve aşılamayı herkes için erişilebilir ve cazibeli kılmak olmalı.” diyen Scholz, “iklim değişikliğini durduracak ve ekonomiyi büyütecek endüstriyel modernizasyonun” da değerli gündem unsurlarından olduğunu lisana getirdi.
Scholz, Rusya ile ilgili de “Ukrayna-Rusya hududunda gelişen olaylardan elbette derinden kaygı duyuyoruz. Herkesin kendi hudutları içinde inançta hissetmesini, Avrupa’daki öbür hudutların dokunulmaz ve sağlam olmasını sağlamak bizim sorumluluğumuz olmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
“DEMOKRATİK OLMAYAN ÜLKELERLE DE İYİ İLGİ KURMALIYIZ”
Almanya Başbakanı Scholz, AB Kurulu Lideri Michel ile görüşmesinin akabinde düzenlenen basın toplantısında da son 50-100 yılın tersine dünyanın gelecek yıllarda iki kutuplu değil, çok kutuplu olacağını, birçok yeni gücün ortaya çıkacağını tabir etti.
Artık ABD ve Rusya’ya ek olarak Çin, Hindistan, Japonya, Malezya üzere Asya ülkelerinin de güçlü ülkeler ortasında yer alacağı öngörüsünü paylaşan Scholz, Avrupa’nın güçlü kalmasını sağlamak istediklerini, AB’nin güçlü ve hâkim olmasının çok ehemmiyet taşıdığını vurguladı.
Scholz, şunları kaydetti:
“Mesele dünya ile bağ kurmak olduğunda çok taraflı bir dünyayı bir ortaya getirmek AB’nin eforları ortasında yer alacak. Biz demokrasi ve hukukun üstünlüğü üzere pahalara sahip ülkeleriz. Ancak birtakım ülkelerde durum bu türlü değil. Bu yolu seçmeyen ülkelerle de iyi alakalar kurmamız gerekiyor. Herkes kendi yolunu seçmekte özgür lakin değerli olan barış içinde yaşamamız gerekliliği. Bu kolay olmayacak lakin göğüslememiz gereken bir zorluk.”
AB’DEN ALMANYA İLE “ÇOK GÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİ” İLETİSİ
AB Kurulu Lideri von der Leyen de “(Scholz ile) Birbirimizi birkaç yıldır tanıyoruz ve yakın çalışma imkanımız oldu. Bu durum, yeni rollerimizde bize avantaj sağlayacaktır.” dedi.
Almanya’nın her vakit AB’nin tarihi gelişimi açısından değerli olduğunu, Alman başbakanlarının AB’ye biçim verilmesi konusunda kıymetli roller oynadıklarını söz eden von der Leyen, “Şansölyeliğinizin bu kadar erken bir periyodunda AB Komitesini ziyaret etmeniz, Almanya’nın yeni hükümeti için AB’nin ne kadar değerli olduğunu gösteriyor.” diye konuştu.
Von der Leyen, “AB Komitesinin, yeni Alman hükümetiyle ağır ve çok güçlü iş birliğine açık olduğunu söylemeliyim.” diye konuştu ve ortak gündemlerinde salgınla çaba, yeşil ve dijital dönüşüm üzere mevzuların yanı sıra dış siyaset sıkıntıları de olacağını belirtti.
Çin’in hem sıkıntı bir ekonomik rakip hem de bir partner olduğunu söz eden von der Leyen, Rusya’ya ait ise şunları söyledi:
“Rusya’dan tansiyonu düşürmesini, komşularına karşı tüm saldırganlığını sona erdirmesini, ulusların hâkim haklarına hürmet göstermesini istiyoruz. Aksi takdirde AB, yaptırımlarını ağırlaştırmaya ve ayrıyeten ekonomik dallar, finans dalları üzerinden öbür tedbirler almaya çalışacaktır. Attığımız her adım açık olarak ortaklarımızla anlaşarak atılıyor. Bunu katiyen netleştirmek isterim ki; Rusya ile iyi bir bağa sahip olmak istiyoruz.”
Haber7
